Tarihte Bugün: Irak-İran Savaşının Başlangıcı 22 Eylül 1980

Tarihte Bugün

Irak-İran Savaşının Başlangıcı 22 Eylül 1980

Dr. Şemsettin Küzeci

İran; Irak’ın en öneli komşu ülkesi sayılır. Irak’ın Kuzey ve Kuzey batısından güneyine kadar uzanan bir sınır hattına düşen İran, Irakla tarih boyu inişli çıkışla politika izlemiştir.  Bu politikaların sonucu 6 Mart 1975’te Irak ile İran arasında Cezayir’de imzalanan iki ülke arasındaki sınır anlaşmazlığı ve bazı diğer sorunları çözüme bağlayan anlaşma olarak tarihe geçmiştir. Ancak, Nisan 1969 tarihinde ABD’nin desteğine sahip ve askeri gücü yüksek olan İran Şahı(Rıza Pehlevi), önemli bir suyolu olan Şatt-ül Arab’ın Irak’a ait bulunduğu 1937 tarihli Irak-İran Sınır Antlaşması’nı ortadan kaldırmak istedi. Bu amaçla İran gemilerini bir güç gösterisi olarak bölgeye gönderdiğinde, iki ülke kuvvetleri arasında silahlı çatışma çıkmıştır. Dolayısıyla Irak ile İran arasında diplomatik ilişkiler 1970 yılında kesildi. Ancak 1973 yılında Irak ile İran arasında diplomatik ilişkiler yeniden kuruldu. 1975 yılında Cezayir’deki Petrol İhraç Eden Ülkeler toplantısında, Cezayir Devlet Başkanı Bumedyan’ın arabuluculuğu ile iki ülke arasında Cezayir Anlaşması imzalandı. Buna göre, “iki ülke arasındaki sınır Şatt-ül Arab suyolunun en derin noktasından geçecek ve İran, Irak’taki Kürtleri merkezi hükümete karşı desteklemekten vazgeçip onlara yaptığı yardımı kesecekt”i. Ancak 1979’da İran’da Şah’ın devrilip Humeyni’nin ikatidara gelmesi ve akıbetinde İslam Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla iki ülke arasındaki ilişkiler kötüleşti ve 1980 Eylül’ünde İran-Irak savaşı başladı.

Irak-İran Savaşının Başlaması

1980 yılında İran’ın Irak’ın sınır karakollarına bazı saldırıları ve açılan taciz ateşlerine dayanamayan Saddam Hüseyin ve Arap Baas Partisi iktidarı 22 Eylül 1980 saat; 14.30 sularında Irak medyası aracılığıyla önemli bir karara verildi. Saddam Hüseyin kendi sesiyle Irak Radyosunda verdiği canlı demeçte  “1975 Cezayir Antlaşmasını”  tek taraflı loğu etti. Bu da ne anlama geliyor yani Savaş ilanı anlamına geldi. İşte o tarihten itibaren Savaşın startı resmen verildi. 08.08.1988 tarihine kadar süren bu savaş ve iki ülkeden yaklaşık BİR MİLYON kişinin ölümüne neden oldu. Bugün Irak-İran Savaşının başlamasının 38. Yıldönümüdür. Yaklaşık 40 yıl içerisinde bölgede neler oldubitti kısa bir şekilde hatırlatmak babında olsa bile değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum.

Irak-İran Gelişmeleri

Savaşın hararetli günlerinde İran’ın Halepçe İlçesinde konuşlanması ve Kürtlerle işbirliği yapması özellikle de Talabani grubu ile Irak’ı çileden çıkarmıştı. Irak ordusu İranlıların Halepçe’ye konuşlanması gerekçesiyle Irak helikopterleri Halepçe ilçesini kimyasal silahlar taşıyan füzelerle vurarak insanlığa karşı cinayet işledi. Irak; 1990 yılında Kuveyt’i işgal etti. Batılı ülkeleri Irak’a karşı birleşince birinci körfez hareketi başladı. Irak önlem olarak yaklaşık 80 Rus yapımı CİHO Uçaklarını İran’a emanet gönderdi. Bir o kadarını da Azerbaycan’a ve İtalya’ya gönderdi. Korktuğu başına geldi.  Hareket başladı ve Irak zorla Kuveyt’ten çıkarıldı.  Ne ilginçtir ki, İran’da yetişen Şii misler Irak’ın güneyini işgal etti. Bu direnişe “İntifaza El- Şabaniye” adı verildi. Kuzey de ise Kürt Peşmergeler yine İran, Suriye ve Türkiye’den Zaho, Dohok, Erbil, Kerkük ve Hemrin Dağlarına kadar girebildiler. Irak’ın 18 Vilayetinden 15’şi ele geçirildi. Ancak ABD’nin müttefik güçleri Bağdat’ta kadar gireceklerini açıklamışlardır. Giremediler Kut şehrinde durup daha sonra geri döndüler. Saddam iktidarı ise, Yenilgiyi kabul ederek BM’in tüm kararlarına boyun eğdi. Dolayısıyla da 1991 yılında Irak’a ambargo uygulandı. Neticesinde de Irak’ın Kuzeyinde “Güvenlik Bölgesi” oluşturuldu. Bu bölge sözde 36. Paralel çizgisine dayanarak, Zaho, Erbil ve Süleymaniye’yi kapsadı. Bu bölge Irak’ı uçuşa yasak bölge olarak ilan edildi. Bölgenin idaresi ABD ve BM, İngiltere ve Türkiye’ye verildi. Ama iktidarlığı da başta Talabani’ye daha sonra 31 Ağustos 1996 tarihinde Barzani ile Saddam’ın bir mektuplaşma neticesinde Talabani Erbil’de Süleymaniye’ye sürüldü Barzani ise Erbil’e getirildi. Diğer bir gelişme ise, İran Saddam’ın gitmesi için tüm muhalefet gruplarına aktif olarak destekte bulundu. Tam ABD’nin 2. Körfez Savaşına kadar… Nihayet Saddam ve dikta Baas Partisi iktidarı ve rejimi yok oldu.

 

Previous articleTÜRKMENLERİN ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLARI
Next articleKerkük’ten Üsküp’e (4)
Dr. ŞEMSETTİN KÜZECİ Araştırmacı, eğitimci, gazeteci, şair, yazar Şemsettin Küzeci; 1965 yılında Kerkük’te doğdu. 1989 yılında Musul Üniversitesinden mezun oldu. 5 Yıl Kerkük’te lise öğretmenliği yaptı (1992-1996). Kerkük Televizyonu, Bağdat Türkmence radyosunda “gençlik ve spor” programları hazırlayıp sundu (1992-1995). Yazılarını Bağdat’ta Türkçe yayınlanan “Yurt” gazetesi, “Kardeşlik ve Birlik Sesi” dergilerinde yayınladı. 1993 yılında Irak rejimi tarafından tutuklandı. Üç ay Tikrit muhaberatında kaldıktan sonra serbest bırakıldı. 2015 yılında Musalla Lisesinde Lise öğretmeni olarak çalıştığı mesleğinde kendi isteği üzerinde Kerkük’te emekliye ayrıldı. 1996 yılında siyasi nedenlerden dolayı Irak’ı terk ederek Türkiye’ye yerleşti. 1999 yılında Irak Türkmen Cephesi Türkiye temsilciliğinde Basın Yayın ve Enformasyon Şube Müdürü olarak çalıştı (1999-2003). Kerkük Gazetesi'nin Türkiye temsilciliği ve Türkmeneli TV’de muhabir, programcılığı ve haber müdürü olarak çalıştı (2005-2009). 2008 yılında “Irak Basın Tarihi” üzerine Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo TV ve Sinema bölümünde “Osmanlı’dan Günümüze Irak’ta Basın Tarihi” konulu yüksek lisansını ve 2010 yılında Hollanda'da Global Lahey Üniversitesinde “Irak Televizyonları” üzerine doktorasını yaptı. 2009-2019 yılları arasında Türkmeneli Vakfı Kültür Merkezi'nde Basın ve Kültür Müdürü, 4 Şubat 2019 ile 14 Temmuz 2020 tarihleri arasında (ORSAM) Ortadoğu Araştırmaları Merkezi’nde Türkmen ve Medya uzmanı olarak görev yaptı. 16 Temmuz 2020 tarihinden beri Türkmeneli Vakfı Başkanlığından basın danışmanı olarak görev yapmaktadır. Sürekli basın kartı sahibi olan Küzeci, aynı zamanda Kerkük Gazetesi genel yayın yönetmeni ve Türkiye temsilcisi görevini sürdürmektedir. 2020 yılından beri Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şb. Yönetim kurlu üyesidir. Irak Türklerini; Türkiye, Türk dünyası ve uluslararası faaliyetlerinde gerçekleşen onlarca kongre, kurultay, konferans, bilgi şöleni ve toplantılarda temsil etti. 400’ye yakın uluslararası hizmet, takdir, teşekkür, onur belgesi, plaket ve ödül almıştır. 2006’da Irak, Azerbaycan ve Türkiye ile ilgili yapmış olduğu ilmî ve edebî çalışmalarından dolayı, Azerbaycan’da VEKTOR Uluslararası İlim Merkezi tarafından kendisine “Fahrî Doktora” Payesi verildi. 2022 yılında da Türk Dünyası Akademisi tarafından kendisine “Fahri Profesörlük” Unvanı verildi. Küzeci’nin bazı eserleri ve yazıları Arapça, Azerbaycan Türkçesi, İngilizce ve Rus, Özbek, Kazak dillerine tercüme edilmiştir. Basılmış 60 adet eserinden bazıları; Suçum Türk Olmaktır, Kerkük şairleri, Irak Basın Tarihi, Türkmeneli Edebiyatı, İçimizdeki Kerkük, Kerkük Soykırımları, Kerkük’ün Mili Şairi Mehmet İzzet Hattat, Kerkük’ün Efsane Sesi Abdülvahit Küzeci, Nevruz Çiçekleri (Türk Dünyası Kadın Şairleri), Ortadoğu’da Türk Katliamları, Sinan Sait, Türkmen Milli Takımı, Şehit Hüseyin Demirci (Tembel Abbas), Sarmaşık Duygular, Osmanlıdan Günümüze Irak’ta Türkçe Dergiler, Kerkük’ten Azerbaycan’a, Horyatlarım, Kerkük Katliamı, Telaferli Felekoğlu, Kerkük’ten Sesleniş, İçimizdeki Kerkük, Telafer Şairleri… İletişim: www.skuzeci.com skuzeci@gmail.com (+90) 533 255 26 60