Azerbaycan Aydınları Ermenistan Saldırısı Hakkında görüş bildirdiler

“ÇOCUK KATİLİ ERMENİLERE DÜNYA GÖZ YUMUYOR!”

Bölgedeki son gelişmeleri Türk medyasına açıklayan Haberler.az sitesi Genel Yayın Yönetmeni Bahtiyar Memmedov, “Ön bilgilere göre 17 kişi ve 7 kişinin cenazesinin enkazdan çıkarıldığının, operasyonun devam edildiğidir. Öte yandan insani ateşkese 1 dakika bile fırsat vermeyen işgalci Ermenistan silahlı kuvvetleri, uluslararası hukukun norm ve ilkelerini, 1949 Cenevre Sözleşmelerini ve Ek Protokollerini ve ayrıca 10 Ekim 2020 saat 12:00’de ilan edilen insani ateşkesin gereklerini kasten ve bilerek ihlal etti. Ermeniler, yerleşim yerlerine ve stratejik tesislere ağır toplarla ateş etmeye devam ediyor. Ermenistan işgalci silahlı kuvvetleri, Güney Kafkasya’nın en büyük santrali olan Mingachevir Hidroelektrik Santrali’ni cephe hattından 100 kilometreden daha uzakta olmasına rağmen hedef aldı. Mingachevir’e füzeler atıldı. Füzeler, Ordumuzun Hava Savunma Kuvvetleri tarafından etkisiz hale getirildi. Çocuk katili bu rejime dünya göz yumuyor. Haklı olduğumuz savaşta bizi haksız göstermeye çalışıyorlar. Dünyadaki bütün Türklere bizim haklı savaşımızı duyurmalarını, çocuk katili bu rejime işgal ettikleri topraklardan derhal çıkmaları için ellerinden geleni yapmalarını rica ediyorum. Azerbaycan’ın bu savaşını Çanakkale savaşı, Kıbrıs savaşı gibi düşünün. Fark sadece sinsi bir düşmanla gözükmeyen ellerin ve devletlerin yardımıdır” dedi.

SİVİL YERLEŞİM YERLERİNİ VURMAK İNSANLIK SUÇUDUR!”

Azerbaycan Milletvekili Zahit Oruç, cephe hattından onlarca kilometre uzaklıktaki Gence ve diğer şehirleri vurmanın insanlık suçu olduğuna dikkat çekerek, “Artık anlaşılmıştır ki, böyle görüşmelerle toplantılarla bu sorun çözülemeyecektir. Bu tür girişimler, savaş meydanında Azerbaycan Ordusu’na mağlup olan Ermenistan’ın kendisini toparlamak ve yeni silahlar alabilmesi için fırsat vermekten başka işe yaramayacaktır. Artık herkes anladı ki, Azerbaycan Ordusu’nun zafer yürüyüşüne devam etmesi ve tüm topraklarını kurtararak bölgeye barış getirmesi gerekiyor. Azerbaycan tüm dünya Ermenilerinin saldırısı altındadır. Ancak Türkiye’nin tam desteğini yanında hissetmektedir. Türkiye faktörü zaferimiz için çok hayatidir. Düşmanın sivil yerleşimlere saldırması, cephede tamamen yenildiğini ve sivilleri vurmaktan başka çaresi kalmadığını göstermektedir. Bu da onların bir daha geri dönemeyecek şekilde kaybettiklerini kabullendiklerini gösteriyor. Eğer canlarını kurtarmak istiyorlarsa topraklarımızdan çıkıp gitmelidirler” görüşünü kaydetti.

“TERÖR DEVLETİ ERMENİSTAN 30 YIL SONRA YİNE İŞBAŞINDA!”

Sosyal Araştırmalar Merkezi Basın Sözcüsü Aziz Alibeyli, terör devleti olan Ermenistan’ın, yaklaşık 30 yıl önce sırf Azerbaycanlı Türk oldukları için binlerce sivili katlettiğini hatırlatarak, aynı terör devletinin 27 Eylül’de başlattığı çatışmalarda, yine askeri mevzileri bırakıp hiçbir askeri ve stratejik önemi olmayan sivil yerleşim yerlerine saldırdığını belirtti. Ermenilerin bütün dünyanın gözleri önünde 1993’de hocalı’da, 1918’de Bukü’de ve diğer şehirlerde, 1905-1907 yıllarında yine pek çok şehirde Azerbaycan Türküne yönelik katliam gerçekleştirdiğini hatırlatan Alibeyli, “Biz Türkler artık Ermenilerle savaşımızda Türkten başka dostumuzun olmadığını gördük. Çevredeki bazı ülkelerin gizlice Ermeni terör devletine silah mühimmat yolladığını görüyoruz. Buradan duyururuz ki, çocuk katili katliamcı Ermeniler kadar onlara yardım edenler de soykırım suçlusudur” şeklinde konuştu.

“ULUSLARARASI CAMİA ARTIK ERMENİSTAN’A SESİNİ YÜKSELTMELİ”


Siyaset Bilimci Tural İsmayilov “Azerbaycan’ın Karabağ bölgesi ve bazı diğer toprakları Ermenistan tarafından işgal edilse de dünya kamuoyu maalesef bu haksız ve adaletsiz teröre ve gaspa ses çıkarmıyor. Dünyanın bütün önemli kurumları ve teşkilatları Azerbaycan’ın haklı davasını tespit etse de Dağlık Karabağ’ın yaklaşık 30 yıldır Ermeni işgali altında olmasına kimse ses çıkarmıyor. Şu anda meselenin Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü çerçevesinde halledilmesini isteyen bazı devletlerin bile açık açık Ermenistan’a destek verdiğini görüyoruz. Ermenistan’ın cephe hattına yüzlerce kilometre uzaklıktaki Azerbaycan şehirlerine füze saldırılarının kınanmasına yönelik aktif bir tavır göremiyoruz. Bu; durumu daha da gerginleştiriyor. Ermenistan tüm uluslar arası kuralların hilafına saldırmaya devam ediyor. Biz Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bize verdiği manevi desteği çok önemli görüyoruz. Aynı şekilde Pakistan’ın da bizi desteklemesi, bizim birliğimizin ve moralimizin artmasını sağlıyor. Uluslar arası camianın artık Ermenistan’a karşı sesini yükseltmesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde Azerbaycan’ın kendi topraklarını kurtarmaya yönelik başlattığı anti terör operasyonlarına kimsenin söz söylemeye hakkı olmayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

“KARABAĞ’DA BULUNAN TÜM SILAHLI UNSURLAR TERÖR UNSURUDUR”


Milli Sivil Örgütleri Forumu Genel Kurul Üyesi Araştırmacı Yazar Ekber Goşalı ise şunları söyledi: “Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanlarının Moskova görüşmeleri yapıldı ancak, Ermeniler ne harbi ne de sulhü başaramazlar. Ermenistan silahlı kuvvetleri ateşkesin ilanından önce de sonra da sürekli sivil yerleşim yerlerine saldırdı. Yine siviller, masum çocuklar öldü. Bizden ateşkes isteyen devletlere sormak lazım? Bu çocukların günahı nedir? Bu işin faturası Ermenistan ve Başbakan Nikol Paşinyan’a çıkmalıdır. Ermeniler Azerbaycan’ın Türkiye’den silah aldığını söylüyor sürekli. Oysa Cumhurbaşkanımız Sayın İlham Aliyev, bizim sadece Türkiye’den değil, Rusya’dan, Belarus’tan, Ukrayna’dan, İsrail’den de silah aldığını söyledi. Amaçları Türkiye’yi sorumlu tutarak bölgedeki sorunların içine çekmek. Ama başaramayacaklar. Biz kendi topraklarımızı kurtarmak için savaşıyoruz. Kurtarana kadar da savaşmaya devam edeceğiz. Unutulmasın ki, kanun dışı olarak Karabağ’da bulunan tüm silahlı unsurlar terör unsurudur. Biz de o teröristleri temizleyeceğiz. Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Türkiye’ye ve Türk halkına desteği için çok teşekkür ediyoruz”